Avrupa'nın Düşmanları, Rafael Vilasanjuan

Derin Gece

New member
Küresel güvenlik çatladı ve Avrupa pek iyi anlayamadan uçurumun kenarında ilerliyor risk neredeana düşman Rusya nerede? Ortadoğu'nun parçalanması mı? Binyamin Netanyahu'nun öfkesi mi? Teknolojik ve ticari açık mı? Cepheler çoğalıyor ama liderlerin gözünde Avrupa'nın asıl düşmanı bunlardan hiçbiri gibi görünmüyor…Asıl düşmanımız göçmenler.



Bunlar gerçekten bizim asıl sorunumuz mu? En radikal aşırı milliyetçi hareketler Korkuyu yaymaktan ve insanları göçmenlerin ya suçlu olduğuna ya da işlerini ve kimliklerini riske attığına inandırmaktan sorumlular. AB'nin geçtiğimiz Nisan ayında, pratikte geri dönüşlerin hızlandırılmasını ve üçüncü ülkelerde sınırların güçlendirilmesini teşvik eden bir göç ve iltica çerçevesi üzerinde anlaşmaya varması neredeyse on yıl sürdü. İşe yaramadığı için İtalya'nın üçüncü ülkelerde sınır dışı kampları kurma önerisi sorundan kurtulmaya yönelik bir çözüm gibi görünüyor. Ne yeni olan bir uygulama, İngiltere bunu Ruanda'da zaten denedi ve başarılı olamadı, ne de etkili olacak çünkü Arnavutluk ve belki de Kosova dışında, sınırda yasadışı gözaltı kampları kurmak isteyen yeterli sayıda ülke olmayacak. Guantanamo'da olduğu gibi bunlar kalıcıdır. Göçmenlerin Avrupa'ya yasal girişine yönelik, menşe ülkelerindeki başvuruların düzenli olduğu ve insan ticaretini büyük oranda önleyen kotaların yer aldığı bir çerçeve belki daha etkili olabilir. Çünkü gerçek şu ki onlara ihtiyacımız var. Göçmenler olmadan emeklilik ya da sosyal devlet olmayacak. Radikal hareketlerin salt iktidarı ele geçirmek amacıyla manipüle ettiği göç söylemiyle, en kokuşmuş milliyetçiliklerin geçmişine dönüş yaparak, Siyasi hareketlerin geri kalanı, yalnızca daha insani değil, aynı zamanda daha etkili olan alternatif bir öneri ileri sürmekten aciz.. Çünkü ihtiyaçlarımızı analiz edersek, Avrupa'nın düşmanlarının dışarıdan gelenler değil, burada korku ve kaos söylemini yayanlar olduğunu göreceğiz.


Okumaya devam etmek için abone olun